Dijital Biz Dergisi | Yazar

 

Dr. M. Özgür GÜNGÖR

 

Ekim 2020

 

 

Dijitalleşmek Zorunluluğu ve Yapılabilirliği

 

Bilgi teknolojileri, işletmelerin dönüşümü konusunda çok daha etkin bir döneme girdi. Bu konuda düşünen ve çalışanların gelişini işaret ettiği bir gelişme küresel bir virüs salgını tehdidi ile firmaları hızla yeniyi algılamaya itmektedir. Söylendiği kadar kolay olamayacak olan bu dönüşüm dikkatli bir şekilde planlanarak çevik şekilde icra edilmek durumundadır. Aksi halde dönemsel analizlerde rekabetin tekrar altını çizerek bizlere gösterdiği “daha iyi uyum gösteren hayatta kalır” prensibi, oyunda kalmayı güçleştirecektir. Bunu şirketler bazında değerlendirirken, şirketlerin parçası olduğu ekonomik sistemleri ve bu sistemlerin paydaşı olan devletleri de aynı yönde etkileyebileceğini göz ardı etmemeliyiz. Dolayısı ile, zaten teknolojinin firmaları yönlendirdiği dönüşüm, daha hızlı ve daha zorunlu şekilde önümüzdedir. Bunu anlamak ve uyumumuzu gerçekleştirmeliyiz.

Bunun gerçekleştirilmesi için farklı firmalara farklı metotlar uygulanabilir:

  • Bazı firmalar, bu durumu fark ederek aksiyon almak gayreti ile sistematik olarak iç süreçlerine bakıyorlar. Öncelikle, elbette ki, bu süreçlerini tanımlamış olmak, işletiyor olmak gereklidir. Bunu yapabilen firmaların süreçlerini elden geçirmek, dijitalleştirmek, bütünsel ya da hibrit uygulamaları hayata geçirmek çabasında olması kolay bir yöntem gibi görünür. Ancak, daha hazır olsalar da bu firmalar için bile içinde bulundukları ekosistemin dönüşümünü daha iyi anlamadan harekete geçmek, istenen başarıyı geciktirebilir.
  • Süreç tanımlarını ve düzenli mükemmeliyet döngüsünde bunları iyileştirmeyi planlamamış ve/veya uygulamakta gecikmiş firmalar için daha büyük bir problem olduğu varsayılabilir. Ancak, burada da sistemci bakış açısı ile bu dönüşümü sıfırdan başlatmak da ayrı bir avantaj içermektedir. Bu tür firmaların daha kapsamlı olarak harekete geçmek yerine, doğru bir modüler planlama ve önceliklendirme ile dönüşüme başlangıç yapmaları halinde, daha etkin bir şekilde bunu gerçekleştirme şansları bulunmaktadır.
  • KOBİ’lerin bir kısmı bu imkanlardan daha uzak bir noktada olabilir. Hiç süreç analizi yapmaya kaynak bulamamış, gündelik operasyonlarını gerçekleştirirken kişilere bağlı karar mekanizmaları ile hayatta kalmaya devam etmekte olabilirler. Bu durumdaki firma sayısının, normal bir rekabetçi ekonomide açık ara çoğunluk (%85-90) olan KOBİ’lerin arasında da büyük bir oran içerdiğini öngörebiliriz. Mutlaka ki, bu tür firmaların da yapabilecekleri var. Bunların arasında, süreçlerini onlar için anlayarak üst yönetim tarafından desteklenen, küçük adımlarla ve hızlı çıktılarla dijitalleşme süreçlerini yapabilecek danışmanları yanlarına almak olacaktır. Bu aşamadaki firmalar için de ekosistemin değişim etkisi yine olmakla birlikte, daha öncelikli olan konu iç süreçlerin sistematiğinin oluşturulmasıdır. Eğer sistematik yapılanma başarılı sonuçları üretirse, ekosistemin içindeki uyumluluk da buna bağlı olarak önemini arttırır ve çözüm üretmek de kolaylaşır.

Benzerlikleri olan kısımları olsa da her firma özgündür. Bazı genel yönetim kurallarının dışında çoğu yönetim teknikleri de firmalara özel olarak uyarlanabilir. Başarı, genel kurallar, uyarlamalar ve insan faktörlerinin uyumu ile söz konusu olacaktır. Dijitalleşme faydaları kadar zorlukları da içermektedir. Sorunumuz, bunu yapmak zorunda olduğumuz bir döneme pek de hazırlıklı olmadan girmek oldu. Ama bunun üstesinden gelinebilecek metotlardan bazılarını yukarıda işaret etmeye çalıştım. Bunların firmalara özel olarak tasarlanacak olduğunu unutmadan, hepsinin farklı ölçeklerde gerçekleştirilmesi gayet mümkün.

Bu konularda benim de mentörlerinden biri olduğum Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) İnoSuit Programı KOBİ’ler için güzel bir başlangıç olabilir. Firmalarımızın sadece yapısal olarak değil, inovasyon düşüncesi ile yeniden yapılanmalarında sistematik yolların uygulanmasını sağlayan bir programdır. Ek olarak, bunun mevcut dijitalleşme dönüşümüne göre tasarlanarak mentörler tarafından icra edilmesi ile hızla KOBİ’lerimizi rekabette avantajlar oluşturmak için kalibre edebiliriz.