Sağlıklı Rekabet Ortamı için Kişisel Veri Güvenliği Şart
Rekabet Kurumu Başkanı Prof. Dr. Ömer Torlak, “Büyük veri analizi ve uygulama için kapasite geliştirilmeli. Son kullanıcıları güçlendirmeyi, hak arama noktasında farkındalığın artmasını önemsiyoruz. Gençlerin farkındalık sahibi olması, şirketlerin kendine çeki düzen vermesini ve bize gelecek dosya sayısının azalmasını da sağlayacaktır” dedi. KVKK Başkanı Prof. Dr. Faruk Bilir de sağlıklı bir rekabet ortamının en önemli şartlarından birinin kişisel veri güvenliği olduğunun altını çizdi.
Ömer Torlak, rekabet hukuku ve kişisel verilerin korunması arasında sıkı bir ilişki olduğunu belirterek, Kişisel Verileri Koruma Kurumu (KVKK) ile iş birliklerinin artarak devam edeceğini bildirdi.
Torlak, KVKK tarafından düzenlenen “Çarşamba Seminerleri” kapsamında “Dijital Ekonomi, Büyük Veri ve Rekabet” konulu konferans verdi.
Ömer Torlak, rekabet otoritelerinin tüketicinin korunması noktasında makro ölçekte tedbirler aldığına dikkati çekti. Rekabet hukuku açısından dijital ekonomilerde öne çıkan konuları rekabeti kısıtlayıcı anlaşmalar, birleşme-devralma dosyaları ve hâkim durumun kötüye kullanılması kapsamında değerlendirdiklerini aktaran Torlak, “Rekabete aykırı olan, pazarda hâkim durumda bulunmak değil, bu durumun kötüye kullanılması. İlgili pazarda rekabetin birleşme, devralma gibi yollarla kısıtlanmaması gerekiyor” değerlendirmesinde bulundu.
Dijital ekonomide veri işlemeye dikkat
Torlak, şunları kaydetti: “Dijital ekonominin öne çıkan şirketlerinden Uber, kendine ait hiçbir taksisi olmadığı halde, dünyanın en büyük taksi şirketi. Bizim verdiğimiz dijital ayak izlerini kullanan Facebook, dünyanın hiçbir içerik üretmeyen en popüler sosyal medyası. Amazon, hiçbir sabit yatırımı olmayan dünyanın en değerli perakendecisi Airbnb, dünyanın hiçbir gayrimenkulü olmayan en büyük konaklama sağlayıcısı konumunda. İlerleyen süreçte söz konusu dijital ekonomilerin sayısı artacaktır.”
Büyük veri ve algoritmalar ile yapay zekâ kullanımının kaçınılmaz olduğuna değinen Torlak, piyasa dönüşümünün tüketici taleplerine göre yönlendirilmesi gerektiğini ifade etti. Yapılacak düzenlemelerin verimli, orantılı, tutarlı, esnek olması gerektiğini vurgulayarak, “Büyük veri analizi ve uygulama için kapasite geliştirilmeli. Son kullanıcıları güçlendirmeyi, hak arama noktasında farkındalığın artmasını önemsiyoruz. Gençlerin farkındalık sahibi olması, şirketlerin kendine çeki düzen vermesini ve bize gelecek dosya sayısının azalmasını da sağlayacaktır” dedi.
Sağlıklı rekabette kişisel veri güvenliği şart
Kişisel Verileri Koruma Kurumu Başkanı Prof. Dr. Faruk Bilir ise konferansın, iki kurum arasındaki iş birliğinin ilk etkinliği olduğunu belirterek, ortak çalışmaların artarak devam edeceğini dile getirdi.
Rekabet Kurumunun uzun yıllardır piyasalardaki rekabet ortamının tesisi, korunması ve sürdürülebilir olması amacıyla faaliyetlerine devam eden, tüketici refahını, ülke ekonomisinin verimliliğini gözeten bir kurum olduğunu ifade eden Bilir, şöyle konuştu:
“Rekabetin olduğu, sağlıklı işleyen piyasaların varlığı ekonomimizin küresel rekabet gücünü arttırdığı gibi, kişisel verilerin korunması alanında mevzuat uyumluluğunun şirketlerimizin uluslararası rekabet gücünü arttıracağına da inanıyorum. Günümüzde şirketler, kişisel verileri işleyerek rakiplerinin önüne geçebileceklerinin farkında. Teknolojik gelişmelerin, kişisel verilerin işlenmesini, aktarılmasını ve depolanmasını kolaylaştırmasıyla firmalar, kişisel verileri elde etmenin ne kadar önemli olduğunun bilincine vardılar. Ekonomilerin içinde bulunduğu dijital dönüşüm sürecinde veriler, ekonomik faaliyetin neredeyse en önemli girdisi haline geldi. Dolayısıyla günümüzde veri temelli ekonominin oluştuğunu ve kişisel verilerin korunmasıyla veri temelli ekonomi arasında bir dengenin olduğunu söyleyebiliriz.”
Comments are closed.